29 Eylül 2008 Pazartesi

Kim bu adam?

Sivasspor-Fenerbahçe maçı öncesi Bülent Uygun Fenerbahçe yedek kulübesine gidiyor, oyuncularla ve teknik ekiple tokalaşıyor. Aragones Bülent Uygun'a tavrı biraz soğuk.Bunun sebebi Aragonesin Volkan Ballıya sorduğu soruyla anlaşılıyor.Kim bu adam?
Fenerbahçe takımında teknik direktöre rakip takımı anlatan hiç kimse yok mu yada rakip analiz edilmez mi? Bülent Uygun hırslıdır, tek amacı Fenerbahçe'de çalışmaktır, bu maça çok asılacaktır, Mehmet Yıldız vardır, Musa Aydın vardır, Sezer Badur vardır, Balili vardır,şu vardır bu vardır.
Ama ne önemi var 60. dakikada çıkarırsın duble Kazım'ı alırsın Burak Yılmaz'ı çözersin oyunu, rakibin ne önemi var.

25 Eylül 2008 Perşembe

Fortis Türkiye Kupası


Kupa maçları her ülkede farklı katılım şartları ve statüye göre oynansa da genelikle tek maçlı eleme sistemi uygulanıyor. Bunun sebebi de takvimin dolu olması ve bu tür organizasyonu ilk düzenleyen İngiltere'nin buna benzer yöntem kullanması. Ülkemizdeki sistemin ise eşi benzeri yok. Kupa statüsündeki ilginçliklere bir göz atarsak;
Katılım şartları:Bir önceki sezon Tsl, Lig A da olan takımlar, 2.lig yükselme grubunu ilk 5 sırada bitiren takımlar,2.lig klasman grubunu lider bitiren takımlar ve 3. lig de ilk 2 sırayı alan takımlar katılabiliyor.
Aslında kupaların yapılma amacı tüm liglerdeki takımların katılımını sağlamaktır.2.lig takımlarının birçoğu ve 3. lig takımalrı kupaya katılamamaktadır.Ayrıca 2.lig de yükselme grubuna kalıp ilk 5 e giremeyen takımlar katılamazken klasman grubunu 1. bitiren takımlar kupaya katılma hakkını kazanıyorlar.Geçen sezon Mersin İY grup maçları sonunda Alanyaspor dan 9 puan fazla topladı ve yükselme grubuna kaldı ama orada başarılı olamadığı için katılamıyor, Alanyaspor ise 2 güçlü takımın ayrıldığı grubu lider bitirdiği için kupaya katılabiliyor.
Grup maçları:Gruplara geçen sezon ligi ilk 4 sırada bitiren takımlar eleme maçı oynamdan seri başı olarak katılıyorlar.
Bence bazı takımlar direk katılacaksa bunlar geçen sene kupada başarılı olan takımlar olmalıdır.Geçenm sene yarı final oynayan 4 takım seribaşı olabilir yada avrupa kupalarında olduğu gibi son 5 yılın kupa maçlarına göre takımlar sıralanabilir.Kupaya katılım için lig maçlarının dikkate alınması bana çok da doğru gelmiyor.
Çeyrek Final:Gruplarında ilk 2 sırayı alan 8 takım arasında kura çekilir.
Kura çekiminde, her takım eşit şansa sahip ve hertakım birbiryle eşleşebilir. Bence Aynı grupta mücadele eden takımlar finalden önce eşleşmemeli ve grup birincileri diğer gruplardak ikincilerle eşleşmeli.Geçtiğimiz sezon 2 gruptan çıkan takımlar birbiriyle eşleşti ve bir-iki ay içinde birbirleriyle 3 tane kupa maçı oynadılar.
Final maçının yeri: Final maçı tarafsız sahada oynanır.
Final maçının yeri sezon başında belirlense o şehrin takımı için artı motivasyon olur.Ayrıca stas final maçından önce belirlendiği için finale çıkan takımlar arasında kimin şehrine yakın kimin taraftarı fazla gibi tarışmaların önüne geçer.
Kupa Töreni ve ödüller:Tff takımlara 50 şer tane madalya verir.Takımlar Tff nin belirleyeceği kurallara uymak ve törene katılmak zorundadır.
Kupa organizasyonunda en sevmediğim kısım da klüp yöneticilerinin kupa törenine katılması ve madalya almasıdır. Ayrıca geçtiğimiz yıllarda fianl maçını kaybeden takımlar törene katılmadılar ve hiç bir yaptırımla karşılaşmadılar. Bence törene katılmayan takımlar ağır şekilde cezalandırılmalıdır.Bir kaç sezon kupaya katılmamak ve para cezası gibi yaptırımlar uygulanabilir.

23 Eylül 2008 Salı

İMAJ #2 Mehmet Yıldız

Sivasspor gibi çok golcü olmayan genelde kontrollü oynayan bir takımda olmasına rağmen ve kariyerinin başında devamlı kiraya verilmesine rağmen maç başına gol ortalaması 0,34. Aslında en önemli özelliği de golcü olması değil çok güçlü olması ve pivot santrofor özelliklerini taşıması.Kuşkusuz Sivasspor 'un çıkışında en önemli pay sahiplerinden birisi Mehmet Yıldız. O da Semih gibi imaj sorunu yaşıyor. Bir dezavantajı da İstanbul takımlarında oynamaması. Çok başarılı olmasına rağmen euro 2008 kadrosunda düşünülmedi. A milli takımda sadece 2 maçta görev aldı.Bazı hazırlık maçlarında 18 kişilik kadroda olmasına ve 8 değişiklik yapılmasına rağmen forma giyemedi.O da hakettiği değeri göremiyor futbol piyasaında.

Yasin Çakmak - Emre Güngör


Her iki oyuncu da Anadolu takımlarından defansta yerli alternatif oyuncu olmaları için alındı. Her ikisi de gelecek vadeden ama çok da büyük beklentiler olamayan oyunculardı. Emre, Song'un Afrika kupasına gitmesinden dolayı formayı kaptı ve milli takıma kadar yükseldi. Yasin ise bulduğu fırsatları iyi kullanamadı.Bırakın milli takımı, en son Edu'nun sakatlanmasıyla bulduğu şansı da iyi kullanamadı ve Porto maçındaki hatalardan sonra ilk 11 deki yerini kaybetti. Ayrıca Galatasaray da geçen hafta 90 doğumlu Serkan ve 88 doğumlu Yaser ve Alpaslan forma giydiler ve fazla sırtmadılar. Acaba Yasin Galatasaray' a Emre Fenerbahçe' ye transfer olsalardı durumları ne olurdu.

19 Eylül 2008 Cuma

İMAJ #1 Semih Şentürk


Semih'in maç başına gol ortalaması 0,35. Maçlara sonradan girdiği için sadece oynadığı dakikalar dikkate alınarak hesaplanırsa ortalaması 0,68'e yükseliyor. Bu da 132 dakika da bir gol demek.

Bu istatistikler bile onu takımında ve milli takımda 1. tercih olarak düşünülmesine yetmiyor. Çünkü geçerli bir imajı yok, saçlarının önü dökük. İlham Mansız tarzı bir imajı olsa belkide şimdi çok farklı yerlerde olurdu.

Başarının Sırrı

uefa kupası finali kadrosu;

1-alt yapıdan yetişenler: Bülent, Suat, Okan
2-genç yaşta takıma katılanlar:Hakan Şükür, Ergün, Ümit, Arif
3-çok kaliteli yabancılar:Hagi, Popescu, Taffarel
4-görev adamı yabancı: Capone

ayrıca yedek ve cezalıları da dikkate alırsak
1-emre, kerem,fatih
2-hakan ünsal,ahmet,m.yozgatlı
4-marcio

İyi bir teknik direktör- Fetih Terim ( o zamanlar öyleydi) ve birarada oynamak.